Küresel veri merkezlerinin çalışma ve soğutulması için harcanan elektriğin faturası 18 milyar doları geçince şirketler gözlerini okyanusa çevirdi. Gemilere yüklenecek yeni veri merkezleri okyanusun soğuk hava ve suyunu kullanıp enerji faturasını düşürecek. Ayrıca uluslararası sularda hareket edecek olan gemiler taşıdıkları başta kullanıcı bilgileri olmak üzere büyük veri konusunda da kimseye hukuki olarak hesap vermek zorunda kalmayacak
İnternetin başarı hikâyesi dünya çapında yayılırken küresel veri iştahı da dev boyutlarda artıyor. Dünyanın önde gelen teknoloji şirketlerinden Cisco’nun rakamlarına göre yıllık küresel veri trafiğinin büyüklüğü Temmuz 2017’de ilk defa 1 Zettabyte (1 Trilyon gigabyte) sınırını geride bıraktı. Başta sosyal medya olmak üzere kullanıcılardan toplanan bilgiler, bunun oluşturduğu büyük veri ve bu verilerin analizine yönelik sektörün büyüklüğü ise 2017’de 186 milyar doları buldu. Diğer bir ifadeyle bundan yalnızca 20 yıl önce yılın tamamında oluşan internet trafiği artık yalnızca bir saniyede yaşanıyor. Bu baş döndürücü hız ve kapasite artışını mümkün kılan unsurların başında ise veri merkezleri geliyor. Araştırma şirketi IDC’nin rakamlarına göre 2017’de sayıları dünya çapında 8.6 milyona ulaşan veri merkezleri sanal dünyadan dijital iletişime kadar işlerin zamanında ve yolunda gitmesini sağlıyor. Ancak ağır bir bedel karşılığında.
DÖRT YILDA BİR TÜKETİM İKİYE KATLANIYOR
Yapılan hesaplamalara göre sadece veri merkezleri tüm dünyada üretilen enerjinin yüzde 3’ünü tüketiyor. Her dört yılda tüketimin ikiye katlanması sektörde çevreye verilen zararın yanı sıra teknoloji şirketlerinin elektrik faturalarının da milyar dolar seviyelerine ulaşmasına neden oluyor. Yapılan son tahminlere göre dünya çapında veri merkezlerine harcanan elektriğin faturası 2017’de 18 milyar dolara ulaştı. İnternet ve dijital iletişimin yayılma hızı mevcut seviyede devam edecek olursa bu rakamın 2024’de 27 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Enerji maliyetlerinin rekor seviyelere fırlaması ise Google, Facebook, Apple, Microsoft ve Amazon gibi teknoloji dünyasının önde gelen devlerini yaratıcı çözümlere itiyor. Şirketler son dönemde karada maliyetlerin artması üzerine gözlerini okyanuslara çevirdi. Özellikle Google, Facebook ve Microsoft açık denizlerdeki soğuk rüzgâr ve suyun soğutma niteliğini avantaja çevirmeyi planlıyor. Google ve Facebook bundan böyle tasarlayacağı yeni veri merkezlerinin bir bölümünü açık denizlere aktaracak. Bunun için ise eski petrol tankerleri ve kullanım dışı kalan petrol platformlarının devreye alınması bekleniyor. Ancak açık denizlerde olmak şirketlere yalnızca sunucularını soğutmak için elektrik enerjisi yerine bedava doğal güçleri kullanmanın yanı sıra yasal bir dizi avantaj da getirecek.
HEM GÖZDEN HEM DE YASALARDAN UZAK
Başta Avrupa Birliği (AB) olmak üzere bir dizi ülke teknoloji şirketlerine ait ancak kendi ülke toprağında bulunan sunucularda depolanan veriler üzerinde hak iddia etmek istiyor. Bu nedenle AB başta Google ve Microsoft olmak üzere bir dizi şirketle halen mahkemelik durumda. Ancak gelecekte bu veri merkezlerinin başka devlet topraklarında durmak yerine uluslararası sularda yüzecek olması yasal olarak da şirketlerin elini güçlendirecek. Zira on binlerce sunucuyla dolu gemiler sadece kıyılardan uzakta olmayacak aynı zamanda ulusal yasaların da kapsama alanının dışında kalarak teknoloji şirketlerine büyük avantaj sağlayacak. Google 2007’de yüzen veri merkezlerine yönelik bir patent alarak bu konuda ilk adımı attı. Şirket ardından 2013’te ilk gemisini de denize indirdi. Sanal dünyanın hakimiyetine yönelik savaş artık okyanuslarda da devam edecek.
Faturanın yüzde 40’ı soğutmaya harcanıyor
- Faturalar bu boyuta ulaşınca Google, Facebook, Apple ve Amazon başta olmak üzere internetin büyük oyuncuları enerji giderlerini düşürmek için büyük çaba harcıyor.
- Şirketler geleceğe yönelik planladıkları yeni sunucu çiftliklerini enerji fiyatlarının düşük olduğu ve yenilenebilir enerji kaynaklarından kazanıldığı ülkelerde kurmaya hazırlanıyor.
- Bu ülkelerin tercihen kuzey ve güney kutup bölgelerine yakın olmaları ise cazibelerini bir kat daha artırıyor.
- Zira sürekli çalıştıklarından fırın gibi ısınan sunucuların yanmalarını önlemek için pahalı soğutma sistemleriyle ısılarının düşürülmesi gerekiyor.
- Bu da faturayı ikiye katlayarak şirketler için büyük bir maliyetin oluşmasına neden oluyor.
- Yapılan araştırmalar veri merkezlerinin elektrik giderlerinin en az yüzde 40’nın soğutma sistemlerinden kaynaklandığını gösteriyor.