Son 20 yılda milyarlarca insanın sanal dünyanın bağımlısı haline gelmesi veri toplamaya yönelik yepyeni iş kollarının doğmasına neden oldu. Halen dünya çapında bu sisteme yönelik olarak çalışan 1000 büyük ‘data bankeri’ şirket bulunuyor
200 milyar dolarlık küresel bir pazar oluşturan bu şirketler ‘takip ekonomisi’ adı altında yeni bir ticaret alanını da meydana getirdi. Boyutları her saniye gelişen bu sektör denetimsiz olduğu için gerçek hayattaki özgürlüklerimizi tehdit ediyor
Dünya üzerinde yedi milyar insanın cep telefonu bulunuyor. Diğer bir ifadeyle ortalama her dünyalının cebinde bir cep telefonu var. Tüm dünyada internet kullanan insan sayısı ise 3.5 milyarı geride bıraktı. Bunun yaklaşık 2 milyarı ise mobil ortamda hızlı internete sahip. Bu rakamlar bilişim teknolojisinin büyük başarısının altını bir kez daha çizerken dünya çapında daha önce var olmayan yepyeni sektör ve iş kollarının doğmasına da neden oldu. Zira milyarların dolaştığı ve dijital ayak izlerini bıraktığı internet ortamı yeni nesil veri avcıları için adeta uçsuz bucaksız bir altın madenine dönüştü. Bu madenleri sahiplenen şirketlere ise kısaca ‘data bankerleri’ deniyor.
ÖZGÜRLÜKLER GİDİYOR
Facebook veya Twitter gibi şirketlerden farklı olarak bu şirketler kişiler hakkında çok daha detaylı bilgi toplarken bu bilgileri sınıflayıp devlet kurumları veya sanayi kuruluşlarına satıyor. Halen dünya çapında bu sisteme yönelik olarak çalışan 1000 büyük data bankeri şirket bulunuyor. 200 milyar dolarlık küresel bir pazar oluşturan bu şirketler ‘takip ekonomisi’ adı verilen yepyeni bir ticaret alanının da doğmasına neden oldu. Takip ekonomisi insanlar ve çevre hakkında olabildiğince çok veri toplamayı amaçlıyor. Elde edilen verilerin analiziyle ortaya çıkan bilgi altın değerinde olduğu için bunu elde eden şirketlerin kârları da rekor seviyelere ulaşıyor. Ayını zamanda gözetleme kapitalizminin yıldızları olan bu şirketler elde ettikleri kullanıcı bilgileri yardımıyla piyasada olmayan yepyeni ve daha da fazla gözetlemeyi destekleyen ürünler geliştirip güçlerine güç katıyor.
FAZLASI MÜMKÜN
Bu güç odaklanmasıyla şirketler bireysel hak ve özgürlükleri geliştirdikleri her yeni ürünle birlikte sadece göz ardı etmekle kalmıyor aynı zamanda bu temel hakların adım adım ortadan kalkmasına da hizmet ediyor. Oysa bu verilerle sadece bir avuç şirkete ticari avantaj sağlamak değil dünya üzerindeki tüm toplumlara gerçek anlamda fayda sağlayacak hizmetler de geliştirmek mümkün. Ancak kâr artışının yegane ölçü olduğu günümüzde bu beklenti daha bir süre hayal olarak kalmaya devam edecek.
ABD’li süper market zinciri kadınların hamile olup olmadığını tahmin ediyor
- Data Bankerleri kullanıcın tüm platformlardaki hareketleri ve aktardığı içerikleri analiz ederek kendini tekrar eden kalıpların veya ilişkinin olup olmadığını araştırıyor.
- Böylece kişinin geleceğe yönelik davranışları hakkında tahminde bulunmak hatta bu davranışları yönlendirmek mümkün oluyor.
- ABD’li süpermarket zinciri Target kadınların alışveriş sıklığı ve seçimlerinden yola çıkarak hamile olup olmadıklarını hatta ne zaman doğum yapacaklarını bile tahmin edebiliyor.
- Kişinin alışveriş alışkanlıkları hakkında çok bilginin edinilmesi ise kullanıcıya pahalıya mal oluyor.
- Zira kullanıcının neye, ne zaman ve hangi miktarda ihtiyaç duyduğu belirlendiğinde online satışlarda yüzde 166’ya varan fiyat artışları gözlemlenebiliyor.
- Çevremizde hayatımız ve alışkanlıklarımızla ilgili en çok bilgi toplayan gammazlar ise açık bir farkla cep telefonları ve giyilebilir cihazlar.
- Şirketler elde ettikleri bilgilerle kullanıcıları derecelendiriyor (Scoring). Bu derecelendirme sağlıktan, alım gücüne, siyasi görüşten finansal kredibiliteye kadar hayatın hemen her alanını kapsıyor.
- Kapsama alanı ve bilgi detayı ne kadar geniş ve derinse söz konusu tanımlana bilgisi de o kadar değerli oluyor.
- Acxiom: ABD’li şirket sosyal medya bilgilerinden yola çıkarak dünya çapında 700 milyon insanın bilgilerini değerlendiriyor.
- 3000 faklı kriterin incelendiği analizlerde kişinin etnik kökeni, alkol, nikotin veya uyuşturucu kullanıp kullanmadığı, genel sağlık durumu ve siyasi görüşü gibi çok kişisel verileri de içeriyor.
- Sonuç: Kötü niyetli kullanıldığında toplum içerisinde belirli kişiler veya etnik gruplar kasıtlı olarak engellerle karşılaşabilir. Yine aynı şekilde istenildiğinde bu kişi veya gruplar istenilen hizmet veya servislerden dışlanır, belirli iş alanlarına giremediği gibi hukuki olarak da savunmasız hale getirilebilir.
Data bankerleri nasıl çalışıyor?
- Facebook ve twitter gibi kişisel bilgi toplayıp değerlendiren sosyal medya şirketlerinin aksine data bankerleri manşetlerde yer almaz.
- Bu şirketlerin amacı bir kullanıcı hakkında sadece bilgi toplamak değil aynı zamanda toplanan bilgileri başlıklar altında dosyalamak.
- Telefon rehberinden kredi kullanımına, demografik verilerden detaylı hareket bilgilerine kadar bir insanın hayatını tanımlayan tüm veriler toplanıyor.
- Bu dosyalama ve değerlendirme sonucunda her kullanıcı için tamamen kişisel detaylarla destekli bir dijital kimlik oluşturuluyor.
- Elde edilen disipline edilmiş bilgiler talebe göre pazarlanıyor. Gizli servisler, sigorta şirketleri, bankalar, perakende şirketleri, çöpçatan siteleri, işverenler gibi pek çok alıcı bu bilgiler için ödeme yapıyor.
Bilgileri nereden topluyorlar?
- İnternet üzerindeki sörf alışkanlıkları
- Arama motorlarına yazılanlar
- Online alışveriş ve rezervasyonlar
- Sesli dijital asistanlardan
- Sosyal medya, blog ve her türlü ağ iletişiminden
- Mobil cihazlarla bırakılan lokalizasyon (GPS) bilgisinden
- Mobil uygulamalardan
- Akıllı TV ve her türlü ‘akıllı’ nesneden
- Kamuda depolanmış kaynaklarda
iPhone kullanıcıları daha fazla ödüyor
- Online alışveriş siteleri, Otel veya havayolu rezervasyon platformları kullanıcı ‘skoru’na göre fiyatlandırma yapıyor.
- Eğitim ve gelir seviyesinin yanı sıra medeni hali göz önünde tutuluyor.
- ‘Dinamik fiyatlandırma’ sisteminde online alışveriş sitelerine iPhoner ile bağlanan bir kullanıcı Android veya Windows Phone ile sitelere bağlanan kullanıcılara kıyasla daha fazla ödeme yapıyor.
- İstatistikler iPhone kullanıcısının daha fazla harcama eğilimi olduğunu gösteriyor.