Bu hafta perşembe günü yapılacak referandumla İngilizler AB’de kalıp kalmama konusunda karara varacak. İngilizler AB bütçesine yaptıkları ödemeler, göçmen konusu ve Brüksel’den emir almaktan bıktıkları için AB’yi terk etmek (Brexit) istediklerini ileri sürüyor. Ancak muhtemel bir çıkış sonrası sığınmacı sorunu kendiliğinden ortadan kalkmayacağı gibi AB üyesi olmayan bir ülke olarak İngiltere açısından Brüksel ile ilişkiler de daha kolay olmayacak.
Diğer yandan İngiltere ihracatının yüzde 44’ünü, ithalatının ise yüzde 50’sini AB ile gerçekleştiriyor. Yani Ada, AB’ye ticari bakımdan tamamen bağımlı görünüyor. Olası bir çıkış halinde bu rakamlar alt üst olacak. Brexit destekçileri oluşacak ticaret açığının İngiliz Milletler Topluluğu (Commonwealth of Nations) ile ilişkilerin geliştirilmesiyle aşılacağını düşünüyor. Bu arada Londra’nın AB’yi terk etmesi halinde İngiltere, ABD’nin AB ile imzalamaya çalıştığı serbest ticaret anlaşmasının da dışında kalacak. Washington, Londra’yı Brexit konusunda kendisine fazla güvenmemesi konusunda uyardı. ABD Başkanı Barack Obama olası bir Brexit kararı sonrası İngiltere ile ABD’nin serbest ticaret anlaşması imzalamasının en erken 10 yıl sonra olabileceğini söyledi. Brexit taraftarı milliyetçi İngilizlerin çoğunluğu her ne kadar ülkelerinin 200 yıl önceki ihtişamından bir şey kaybetmediğine kendilerini inandırmaya çalışsalar da rakamlar yalan söylemez. Zira küresel ihracat rakamı Almanya’nın ancak üçte biri kadar olan bir ülkenin mevcut küresel rekabet ortamında süper güç hayalleri bir yana, standart bir güç olmak için bile yoğun gayret göstermesi gerekir. Kısacası İngiltere kopardığı referandum yaygarasıyla aslında aynı 1984’te dönemin Başbakanı Margaret Thatcher zamanında olduğu gibi yine AB’den tamamen kendisi için özel ve ayrıcalıklı bir anlaşma koparmaya çalışıyor. Eğer koparırsa ne âlâ. Koparamazsa Londra’nın bu anlamsız sızlanmasını daha uzun yıllar çekebiliriz. Zira bu referandum son değil tam tersine uzun ve sıkıcı bir sürece yönelik atılmış sadece küçük adım olacak.
KİMSENİN BU TARTIŞMAYA İHTİYACI YOKTU
Bu arada İngiltere’nin Avrupa Birliği’ni (AB) terk etme olasılığına yönelik söylentiler çoğaldıkça küresel piyasalardaki hareketlilik de artıyor. Kısaca ‘Brexit’ olarak anılan bu çıkış senaryosu AB ve İngiltere’nin haricinde küresel yatırımcıların da korkulu rüyası haline geldi. Zira olası bir çıkış kararının dünya ekonomisindeki mevcut kırılgan durumu daha da kritik bir hale getirmesinden endişe ediliyor. Çin ekonomisini yeniden yapılandırmak için çaba harcıyor. ABD ise ekonomisinin sürdürülebilir olarak canlandıramadığı için bir türlü faizleri artıramıyor. Avrupa ise sürekli düşen fiyatlarla mücadele ederken son yıllarda da sığınmacı sorunuyla başa çıkmaya çalışıyor.
DÜNYA 200 YIL ÖNCESİNİN DÜNYASI DEĞİL…
Peki İngilizlerin derdi ne? Neden AB’yi terk etmeyi istiyorlar? Eğer terk ederlerse kim kazanır, kim kaybeder? İşte pek yatırımcının yanı sıra İngiliz ve AB’linin cevap aradığı sorular bunlar. Öncelikli olarak İngilizlerin AB’den çıkma konusu 1984 yılından beri süregelen bir konu. Gerek AB bütçesine yaptıkları ödemelerden ve gerekse Brüksel’den gelen emirlere uyma konusunda isteksiz olan İngilizler, patlak veren göçmen kriziyle de birlikte AB’den çıkarak tekrar ülkelerinin dizginlerini ellerine almayı planlıyor. Ancak bu kolay atılacak bir adım değil. Zira referandumdan çıkış kararının gelmesi halinde çıkış müzakerelerinin en az 2 yıl sürmesi ve tüm süreçlerin tamamlanmasının ise 7 yılı alması bekleniyor. İşin ticari yönü ise İngiltere için çok daha riskli. Ülke toplam 465 milyar dolarlık ihracatının yüzde 43’ünü doğrudan AB’ye yapıyor. İthalatının da yüzde 50’si yine AB’den geliyor. İngilizlerin AB’den çıkmaları halinde ortak pazarın dışında kalacakları için tüm 28 AB üyesi ülkeyle tek tek ticari anlaşmalar yapması gerekecek. Ve bunun sonucunda bile rakamlar bugünkü gibi olamayacak. Zira dünya 200 yıl öncesinin dünyası olmadığı gibi İngiltere de 200 yıl öncesinin süper gücü değil. Ülkenin dünya piyasalarında hem sanayi hem de yeni teknolojiler alanında rekabetçi çok sayıda şirketi veya markası bulunmuyor.
TTIP’NİN DIŞINDA KALACAK
Diğer yandan ABD’nin İngiltere’de 588 milyar dolarlık yatırımı bulunuyor. Olası bir çıkışta bu yatırımların da geleceği sorgulanacak. Zira ABD, AB ile Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) adı verilen bir serbest ticaret anlaşması imzalamaya çalışıyor. İngiltere’nin AB’yi terk etmesi halinde İngiliz ekonomisiyle birlikte ABD’nin yatırımları da TTIP ayrıcalığının dışında kalacak. Tabi bunun sonucu olarak Londra’nın küresel finans merkezleri içerisindeki ağırlığı da tartışılır hale gelecek. AB’nin en büyük korkusu ise İngilizlerin AB’yi terk etmesiyle başka AB üyesi ülkelerin de aynı yolu izleme olasılığı. Şu an için en büyük iki adayın Fransa ve Hollanda olduğu belirtiliyor.
Londra yine ayrıcalıklı bir anlaşma peşinde
- İngilizler 1975’te de yine bir referandum adımıyla Avrupa Birliği’ne (AB) katılmaya kararı almıştı.
- AB’den çıkma kararı 1984 yılında İngiltere Başbakanı Margaret Thatcher tarafından gündeme getirilmişti.
- Thatcher, ülkesinin tarım sübvansiyonları için AB’ye çok ödeme yaptığını ancak bundan fayda görmediğini söyledi.
- Bunun üzerine İngilizlerin tarım fonlarına yaptıkları ödemelerin yüzde 66’sının geri ödenmesi karalaştırıldı.
- Bu ayrıcalıklar nedeniyle bütçede oluşan açığı 32 yıldan beri diğer ülkeler kendi bütçelerinden ödüyor.
- Mevcut Brexit tartışmalarının yine İngiltere lehine böyle bir ‘ayrıcalık’ anlaşmayla sonuçlanması bekleniyor.
İngiltere toplam ithalatının yüzde 49.8’i AB’ den geliyor.
İngiltere’nin ihracatının yüzde 43’ünü AB’ye yapıyor.
İngiltere’nin ihracatı (Bin – Dolar) 2013 2014 2015 Dünya 548.041.853 511.145.443 465.921.609 AB 235.171.734 241.335.421 203.744.025 ABD 62.795.007 64.197.476 69.325.414 Almanya 48.040.601 52.026.088 46.438.990 İsviçre 71.112.261 35.132.598 34.022.548 Çin 18.119.205 26.235.500 27.623.635 Fransa 35.028.468 32.503.639 27.255.625 Hollanda 37.343.498 36.737.709 26.510.351 İrlanda 28.376.124 29.319.080 25.472.101 Belçika 21.282.489 20.783.709 17.695.481 İspanya 13.258.360 14.511.376 13.535.635 İtalya 13.159.617 14.426.201 12.861.743 BAE 15.565.374 10.538.688 10.449.623 Hong Kong 14.137.564 12.047.457 10.137.749 Suudi Arab. 6.600.495 6.873.329 8.299.613 Kore 7.539.887 6.911.799 7.213.517 Türkiye 6.793.630 6.130.731 5.398.414 Norveç 5.548.661 6.055.438 4.844.638
İngiltere’nin ithalatı (Bin – Dolar) 2013 2014 2015 Dünya 657.222.528 694.344.323 629.228.889 AB 316.377.115 345.005.835 313.522.320 Almanya 88.849.201 100.307.056 94.074.455 Çin 57.587.865 64.147.254 62.979.629 ABD 54.494.354 58.616.732 58.066.468 Hollanda 53.787.175 53.552.199 47.289.939 Fransa 40.823.512 43.522.747 38.620.477 Belçika 31.530.316 34.027.390 31.387.028 İtalya 24.723.371 28.456.784 24.976.793 İspanya 19.698.864 22.037.264 21.542.554 İrlanda 18.545.359 19.416.882 19.167.537 Türkiye 9.112.738 10.556.906 11.067.621 İsveç 11.633.253 12.513.003 10.436.062 Danimarka 8.309.404 7.356.637 5.280.718 Avusturya 4.528.494 5.201.112 4.685.730 Portekiz 3.029.936 3.701.233 3.586.840 Finalandiya 3.937.241 3.890.203 3.123.019 Yunanistan 1.145.198 1.168.483 1.095.260 Lüksemburg 567.159 857.723 742.372 Kaynak: International Trade Centre