Nesnelerin interneti (IoT) hayata geçmeden hayvanların interneti kullanıma girdi. Sensörlerle donatılan keçi sürüleri İtalya’nın Etna Yanardağı çevresinde dolaşarak deprem ve yanardağı patlamalarını önceden haber vermeye başladı
Nesnelerin interneti (Internet of things – IoT) teknolojisi henüz tam olarak hayata geçmedi ancak konuya yönelik çok sayıda proje daha şimdiden hayallerimizi süslemeye başladı bile. Kısaca nesnelerin birbiriyle internet üzerinden haberleşip kullanıcılar açısından katma değerli servis yaratması olarak özetlenebilecek olan IoT sağlıktan, eğlenceye, insansız otomobillerden akıllı üretim süreçlerine kadar çok geniş bir alanda kullanıma girecek. Eğer şirketler düşündüklerinin yarısını bile gerçekleştirecek olursa deterjanı biten çamaşır makinesi süpermarkete yeni deterjan siparişi vermeye başlayacak. Otomobiller sürücüsüz olarak insanları istenilen yere götürecek. Yatağınız kalktığınızı çay veya kahveniz makinenize haber verip tost makinenizi çalıştıracak. Böylece duşunuzu alıp mutfağa gelene kadar kahvaltınız hazırlanacak.
ÇÖZÜM BULUNAMADI
Ancak tüm bu beklentilerin ötesinde nesnelerin interneti insan hayatına yönelik çok daha önemli sorunların başında gelen doğal afet ve salgın hastalıklar gibi amansız felaketlere de yönelik çözümler üretecek. Buna yönelik çalışmalar ise hayal olmanın ötesinde günümüzde hayata geçmeye başladı bile. Önce 2004’te Hint Okyanusu’nda meydana gelen deprem ve sonrasındaki tsunami felaketi, ardından 2011’de aynı senaryonun Japonya’da tekrar etmesi ve bunların üzerine tüm dünyayı endişeye düşüren ebola salgınının yaşanması çözüm arayışlarını artırdı. Teknoloji şirketleri ise bu sorunları çözmek için oldukça ilginç bir yenilik geliştirdi: Hayvanların interneti. Araştırmacılar bazı hayvan türlerinin doğal afetlerin belirtilerini önceden hissedip harekete geçtikleri bilgisinden yola çıkarak bu yeteneği insanlar tarafından kullanılır hale getirmeye başladı.
KEÇİDEN AL HABERİ
İtalya’da Etna Yanardağı çevresinde, Max Planck Enstitüsü tarafından hayata geçirilen bir uygulamada keçiler adeta erken uyarı sistemi haline geldi. Buna göre uzmanların sensörlerle donattığı keçiler sürüler halinde dağ çevresinde günlük hayatlarını yaşıyor. Bilim insanları ise bu esnada keçilerin sürü halinde bulundukları mekanları terk etme veya dağdan aşağıya doğru kaçmak gibi toplu halde yaptıkları ani hareketleri takibe alıyor. Gelen bilgilere göre keçiler bu şekilde dağ çevresinde gerçekleşen çok sayıda 2-3 şiddetindeki mikro depremleri bile 20 dakika öncesinden hissetti. Uzmanlar keçilerin bu davranışlarını yazılımlarla destekleyip internet ve cep telefonu üzerinden uyarı sistemi haline getirmeyi planlıyor.
30 dakika önceden
tsumayi algılıyor
• Mobil teknolojiler, dijital yazılımlar ve nesnelerin interneti gibi yenilikler son dönemlerin mucizevi gelişmeleri olarak kabul ediliyor.
• Ancak bunların hiçbiri doğanın milyonlarca yıldan beri nesilden nesile aktardığı özelliklerle boy ölçüşemiyor.
• Zira hayvanlar doğal afetler öncesinde rastlantı eseri değil tamamen bilinçli olarak harekete geçiyor.
• İnsanoğlunun cephesinde ise tüm gelişmelere rağmen deprem ve tsunami gibi felaketlere yönelik tam bir uyarı sistemi bulunmuyor.
• Japonya tsunami ile mücadele için milyarlarca dolar harcayarak çevre denizleri binlerce dubayla donattı.
• Ancak ne depremi ne de ardından gelen amansız tsunamiyi önceden haber almak mümkün olmadı.
• Oysa yapılan araştırmalara göre nesnelerin interneti mantığıyla sensörlerle donatılan bazı balık türlerinin ani sürü hareketleriyle bu tür felaketleri 10-20 dakika öncesinde haber verebildiği görüldü.
• Deniz yılanlarında ise bu sürenin 30 dakikaya kadar çıktığı belirtiliyor.
Sivri sinekler de
takibe alınacak
• Hayvanların internetiyle salgın hastalıklarla mücadele kolaylaşacak.
• Asya ve Afrika’da pek çok hastalık hayvanlar tarafından da taşınıyor.
• Bu kapsamda sivrisinek ve yarasalar takibe alınacak.
• Nano boyutunda sensörler sivrisinek veya yarasa sürülerinin üzerine püskürtülecek.
• Ardından salgın bölgelerine giren ve çıkan hayvan sürüleri izlenecek.
• Sürülerin gittiği yönlerde hastalıklarla bilinçli mücadele yapılacak.