Parayı bastıran müşteri bilgisini cebe indiriyor

Facebook 19 milyar dolarlık WhatsApp satışıyla 450 bin üyeli site için kullanıcı başına 42 dolar ödemiş oldu. Sosyal paylaşım şirketleri altın değerindeki müşteri bilgilerine sahip olabilmek için her türlü bedeli ödemeye hazır olduklarını gösterdi

Teknoloji dünyası sosyal paylaşım sitelerinin atası olarak nitelendirilebilecek bloglarla 2000’li yılların başında tanıştı. Ancak internetin kendisi aynı dönem tüm dünyanın ilgi odağı olduğu için bloglar başlangıçta oldukça küçük bir kitlenin ilgi alanıyla sınırlı kaldı. Aradan geçen zamanla birlikte gerek internetin gelişimi ve gerekse internet kullanıcılarının talepleri hızla değişim gösterdi. Özellikle son beş yılda dünya üzerinde yaşanan başta siyasi olmak üzere toplumsal olaylar sosyal medyayı sanal dünyanın yıldızı haline getirdi. Yakın zamana kadar sadece hazır içerikleri tüketen kullanıcılar sosyal medya ile birlikte artık kendileri üreten, gündem yaratan asıl kitle haline geldi.

İLGİ HIZLA ARTIYOR

Böylece 2008’de yalnızca 300 milyon olan sosyal medya kullanıcısı sayısı 2013 sonu itibariyle 1.7 milyara ulaştı. Sektörün en büyük şirketlerinin toplam piyasa değeri ise daha şimdiden 250 milyar doları buldu. Geçen hafta sektörün en büyük şirketlerinden Facebook’un, mesajlaşma servisi WhatsApp’ı 19 milyar dolar karşılığında alması da yaşanan rekabetin boyutlarını ortaya koydu. Şirketler aktif kullanıcı sayılarını artırıp trafiklerini yüksek tutmak için her türlü bedeli ödemeye hazır. Diğer bir ifadeyle sosyal medya şirketleri birbirlerini satın alırken, aslında alınan şirket veya teknik altyapılar değil doğrudan kullanıcılar ve altın değerindeki kullanıcı bilgileri oluyor. Facebook 19 milyar dolarlık WhatsApp satışıyla 450 bin üyeli site için kullanıcı başına 42 dolar ödemiş oldu.

HEDEF REKLAM PASTASI

Ancak bu bedel sektörde kullanıcı bilgisi için ödenen ortalama bir rakam olarak kayda geçti. Piyasa değeri ve kullanıcı sayısına göre yapılan hesaplamada halen 144 dolarla en ‘değerli’ kullanıcıların Facebook’un portföyünde bulunduğu görülüyor. İkinci sırada 118 dolarla Twitter ve üçüncü sırada ise 83 dolarla LinkedIn bulunuyor. Kullanıcıların değeri ise şirketlerin üyelerinden topladıkları bilgilerle doğru orantılı. Kim ne kadar bilgi toplar ve bunları reklam verenler için kullanılabilir hale getirirse, online reklam pastasından o kadar büyük pay alabiliyor. Bu nedenle sektörde yapılacak yeni alışverişlerde çıtanın aşağı değil çok daha yükseğe çıkması beklenmeli.

Piyasa değeri ve kullanıcı sayısına göre yapılan hesaplamalara göre en ‘değerli’ kullanıcılar 144 dolarla Facebook’un portföyünde bulunuyor. İkinci sırada 118 dolarla Twitter ve üçüncü sırada ise 83 dolarla LinkedIn bulunuyor.

Facebook neden endişeli?

  •  Kullanıcılar içeriği kalabalık sitelerden uzaklaşıyor.
  • Sürekli izlenmek rahatsız ediyor.

 Özel hayatın yayını için sponsor alınacak

Dünya üzerinde iletişim alışkanlıklarını kökten değiştiren sosyal medyanın geleceğine yönelik yapılan tahminler renkli olduğu kadar oldukçada endişe verici. Buna göre gelecekte insanlar sürekli bulunacakları yeni internet ortamında gerçek kimlikleriyle yer alacak. Takma isimler tarihe karışacak çünkü o güne kadar bugün tüm sosyal paylaşım siteleri ve türevlerinin yaptığı kimlik bilgisi toplama çalışmaları tamamlanmış olacak. Dijital olarak şeffaflaşan insanların tüm karakteristik özellikleri, tüketim alışkanlıkları, hastalıkları, mesleki ve özel hayattaki beceriler gibi pek çok özelliği kuruluşlar tarafından biliniyor olacak ve bu bilgi birikim en az 30 yıllık dijital geçmişi kapsayacak. Oluşturulan yeni evrensel kimlik insanların üzerlerinde taşıyacakları kum tanesi boyutlarındaki yeni nesil RFID implantları veya RFID dövmeler de depolanacak. Bu arada yakın geçmişte dünyayı kasıp kavuran ‘Biri bizi gözetliyor’ furyasında da yaşandığı gibi insanlar yeni sosyal paylaşım ortamında kendi hayatlarını gerçek zamanlı olarak başkalarıyla paylaşacak. Ve eğer kişi hayatına yönelik yeterince ilgi çekmeyi başaracak olursa aynı bugün trafiği yüksek internet sayfalarına ilan alınması gibi geleceğin insanları da kendi özel hayatlarının izlenmesi için sponsorlarla benzer anlaşmalar yapabilecek.

 Vatandaşlık numarası yerine DNA şifresi

  • Kendisi yatıp uyuduğunda kişisel özelliklerini taşıyan avatarı sanal ortamda kendisini temsilen iletişimde bulunmaya devam edecek.
  • Bu denle artık evrensel kimlikler oluşacak. Bunlar retina taraması, DNA ve ses taramalarının karışımıyla oluşacak ve kimlik belirlenmesi saniyeler içerisinde, tartışmaya yer vermeksizin yapılabilecek.
  • Diğer bir ifadeyle vatandaşlık numarası yerini DNA koduna bırakacak.
  • Geleceğin hırsızlıkları da bu kimliklerin çalınması veya modifiye edilmesine yönelik olacak. Yine bu araçlar yardımıyla kimlerle ve ne konuşulduğu isteyenler tarafından izlenebilecek.
  • Tüm altyapı günümüzde teorik olarak bile tanımlanması yapılmakta zorluk çekilen kuantum bilgisayarları tarafından ayakta tutulacak.
  • Saniyede yapabildiği işlem konusunda yukarı yönde sınırlaması olmayan bu cihazlar geleceğin dünyasında çok merkezi bir rol üstlenecek.
  • İnsanlarla makineler kablosuz olarak birbirine bağlanacak. Gerçek ve sanal dünya iç içe geçecek.

Almanlar WhatsApp’ı boykota hazırlanıyor

Facebook’un Whatsapp’i satın aldığını açıklaması, Almanya ve Avrupa’da rekabet kuralları açısından endişe yarattı. Siyasiler, kullanıcılara Whatsapp’i boykot ederek, Avrupa menşeli uygulamaları kullanma çağrısı yaptı. Avrupalı siyasetçiler ise bu satışta kullanıcıların değil, Facebook’un kârlı çıktığını savunuyor.