Teknoloji dünyası yalnızca ortaya çıkardığı birbirinden ilginç ürünlerle dikkat çekmiyor. Aynı zamanda elde edilen başarılarda en az ürünler kadar dikkat çekici oluyor. İşte Hindistan’dan dünyada eşi benzeri bulunmayan bir başarı örneği
Hikaye 55 yıl önce, Hindistan’ın Konkan bölgesinde bulunan Amalner Köyü’nde geçiyor. Bombay’e on saat uzaklıkta bulunan bu köyü görünüş bakımından diğer Hint köylerinden ayıran belirleyici hiçbir özellik yok. Bunaltıcı sıcak, mütevazı evler, siyah ve derin bakışlı insanlar…
Hindu ve Müslümanların bir arada yaşadıkları Amalner’de ülkenin bağımsızlığını ilan etmesinin hemen ardından köyün eskilerinden Hahsam Premji, Wipro (Western India Vegetables Products Co.) adında küçük bir işletme kurdu. Sebze, baharat ve sabun satarak ilk yıllarını geçiren Hahsam daha sonra işi büyüttü ve bir de ayakkabı fabrikası açtı. Köy halkı etrafta çalışmak için pek fazla seçenekleri olmadığı için kah tarlada kah fabrikada nafakayı doğrultmaya çalıştı. Yıllar birbirini kovaladı ve satış rakamları düşmeye başladı. Maaşları ödeme konusunda sıkıntı yaşamaya başlayan Hahsam çalışanlarına ileride işler açıldığında nakit olarak değiştirilmek üzere hisse kuponları dağıtmaya başladı. Köylerindeki az sayıda işletmeden biri olan Wipro’nun batmasını istemeyen köy halkı Hahsam’a destek oldu ve sızlanmadan çalışmaya devam etti.
ÜRETİM DEĞİŞİYOR
Bir miktar para bir miktar kupon işler böylece devam etti. Bir süre sonra Wipro sabun ve ayakkabının yanı sıra ampul de üretmeye başladı. Bu arada köydeki evlerde dolaplar, kavanozlar, raflar maaş yerine verilen kuponlarla dolup taştı. İnsanlar zaman zaman arazi alım satımlarında para yerine geçtiği için bu kağıtları kullandı ama büyük çoğunluk zamanla kuponların varlığını unuttu. Hahsam, oğlu Azim’i de günün birinde yerine geçeceği için şirket işlerine yavaş yavaş alıştırıyordu. Ancak onun iyi bir eğitim almasını da isteyen Hahsam, Azim’i okuması için ABD’ye, Stanford Üniversitesi’ne gönderdi. İyi bir öğrenci olan Azim okulunda çok başarılı oldu ve 70’li yılların başında mezun olarak yeniden ülkesine döndü. Bir süre babasının izinden giden Azim zamanla Bangalore’da küçük bir yazılım bürosu açtı. İlk olarak bölgede buluna şirketler için özel yazılımlar hazırladı. Kısa sürede yanına birkaç kişi daha alan Azim işi büyüttü. Ülkenin önde gelen araştırma enstitüsü olan ISS’de bir gurup mühendisle birlikte Hindistan’ın ilk işlemcisini tasarladı ve yazılımını hazırladı. Bir anda yabancı şirketlerin dikkatini çeken bu gelişme Cisco ve General Electric’in Azim’e proje teklifi bulunmalarına yol açtı. Bir yıllık çalışmanın ardından Wipro tarihinin en büyük kar patlaması yaşadı.
ŞÖHRETİ ARTTI
90’lı yıllara kadar çoğunluğunu ABD’li şirketlerin oluşturduğu sayısız iş ortaklığı yaptı. Azim artık Bangalore bölgesinin en tanınmış şirket yöneticisi haline geldi. Şirket 1997 yılında adını Wipro Ltd. olarak değiştirdi ve ertesi yıl Bombay Borsası’nda halka açıldı. İlk gün Wipro’nun piyasa değeri 250 milyon dolara ikinci gün ise 500 milyon dolara fırladı. İki yılda yüzde 8 bin değer kazanan Wipro hisseleri Bombay borsacılarını şaşkına çevirdi. Bu arada Amalner köyü ve kanaatkar halkını da unutmamak gerekir. Onlar geçen süre içerisinde sabun ve ayakkabı üretmeye devam ettiler. Yaklaşık 40 yıldır Azim’in babası Hahsam’ın zor zamanlarda köy halkına “günün birinde” paraya çevrilmek üzere dağıttığı ve eski kutularda, dolaplarda, halıların altın kısacası şurada burada uçuşan sabuncu hisse kuponları da halka arz ile birlikte değer kazandı. Ve bir anda, akşamdan sabaha tüm köy halkı dolar milyoneri oluverdi. Evet, evet bir veya iki kişi değil bütün bir köy ! Olayın duyulmasıyla birlikte dünyanın dört bir tarafından köye gazeteciler hücum etti. Ancak karşılaştıkları manzara onları çok şaşırttı. Köy halkı sanki hiçbir şey olmamış gibi yine günlük işlerini yapıyordu. Eski bir Wipro çalışanı ve aynı zamanda altı milyon dolarlık servetin sahibi köy muhtarının ifadesine göre Amalner’de değişen hiçbir şey olmamış. İnsanlar hâlâ atalarının yaşadığı gibi yaşamaya devam ediyorlar.
MİLYONER ÇAMAŞIRCI
Muhtar birçok insanın sahip olduğu servetin tam olarak bilincinde olmadığını söylüyor ve başının üzerindeki sepetiyle çamaşır taşıyan bir kadını işaret ederek kadının 50 bin Wipro hissesine sahip olduğunu söylüyor. Bu rakam yaklaşık 5 milyon dolar anlamına geliyor. Muhtar bir evin balkonunda oturan ve yaşlılıktan cildi iyice buruşmuş olan kayınvalidesinin de yaklaşık 100 bin hisse sahibi olduğunu belirtiyor. 10 milyon dolarlık nine ise plazma televizyon yerine yağmur yağsa da serinlesek diye gökyüzünü seyrediyor. Kendisine neden ellerindeki milyonları harcamadıkları sorulduğunda ise muhtarın verdiği cevap çok çarpıcı: “Etrafınızda milyon doların alabileceği herhangi bir şey görüyor musunuz ?” Bu başarı hikayesine rağmen aynı Amalner halkı gibi Azim Premji’nin de ayakları yerden kesilmemiş. 2000 yılında dünyanın en zengin 3’ncü insanı olan ve sonraki yıllarda da sürekli ilk 20 içinde kalan Azim iş yolculuklarında ekonomi sınıfı uçak bileti alıyor ve yalnızca üç yıldızlı otellerde konaklıyor. Amalner köyünün muhtarı da ansızın gelen zenginliğin hayatına hükmetmesine izin vermiyor. Gazetecilerle vedalaşan muhtar köy merkezine, diğer dolar milyoneri hemşerilerine sigara ve kibrit satmak için tezgahının başına dönüyor.